Ağlıyor muyum? Gözyaşlarıma kimin için izin verdim?
Neden ruhuma hüzünlü bir acı yerleşti?
Rüzgarlar neden yamaçlarımda fısıldıyor?
Neden her esintide yalnızlığın kokusu burnuma geliyor?
Sanki yüzyılların anılarını sırtıma yüklemişler.
Uzaklardaki yoğun sisin içindeyim
Beni bir ağaç gibi sarsan sonbaharı bekliyorum
Mücadele çağına veda etmek nasıl bir duygu?
Büküm, büküm – Neden sebepsiz yere acele etmek istediğimi hissediyorum?
Hayal gücümün ortasında
Tenimin her yeri senin dokunuşlarına hasretken bu telaş nedir?
Hala hayatımın ufkundayım
Bakire ruhum gül tomurcukları gibidir
Ey yatağın kuşu
Ey seni saran limon çiçeği kokusu
Ey hayatın güzellikleri ve şafağın gülümsemesi
Ey hayatta kalmanın sonsuz alevi
Tüm endişelerin göz kapaklarımda bağdaş kurmuş şekilde oturduğunu hissediyorum
Özlemini çektiğim her arzudan kemiklerim ince bir keten ipliği gibi oldu
Sensizliğin yoksulluğu tüm organlarıma yayılmış
Karlı yokluğum dilsiz palmiye bahçelerine düştü
Gün batımıyla birlikte fakirleştim
Ülke içinde ülkeden ülkeye taşınıyorum
Düşüncelerin özlemiyle
Aldatıcıların kahkahalarıyla
Olmayacak şeylere deli gibi bağırıyorum
Sesin sesi tarihi sessizliğin derinliklerine ulaşıyor
Geriye dönüp gururuma bakıyorum
Gözyaşları perişan
Ve kokularından bir ruh akıyor
Avucumun içinde boş bir ateşle yanarım
“Kaburgalarımı kollarıyla çekecek kimsem yok.”
Ve sıcaklığı dudaklarımdan geçecek
Ellerinde güneşle bana gelecek kimsem yok
Boşlukta parlayan yanlarım
Benden habersiz, inatçılığım
Bütün korkularımı topluyorum
Hissettiğim şeye gözlerimi kapatıyorum
Hayatın yaraları benim yaralarımdan daha derindi
Rüzgarın esmesinden güneşin batmasına kadar her şeyin olmasına izin verdim
Sensiz ne tatiller ne de güzel günler keyifli olurdu.
Dudaklarım yine susayacak
Bu ıslaklık gözlerimde kalacak
Gönül bu hasretten hiçbir zaman kurtulamayacak
( Dün tüm anlaşmaları bozdum, Arzularımın ve sadakatimin samimiyeti bilerek yaşadı ve öldü))
Güzelliklerden mahrum kaldığım ve etrafımda sığınacak gölgem olmadığı için ağaç dikmek istiyorum.
Ayın köklerinden, arıların kanındaki baldan, Ürdün nehrinin saf suyundan, yağmur tanrılarının eşliğinde gözyaşlarımın beni yavaşça vaftiz etmesine izin verdim.
01/03/2024-Paris
MÜƏLLİF: CAROLİNE LAURENT TURUNC
Mustafa Müseyiboğlu adına kitabxana
YAZARLAR.AZ
===============================================
<<<< WWW.YAZARLAR.AZ və WWW.USTAC.AZ >>>>
Əlaqə: Tel: (+994) 70-390-39-93 E-mail: zauryazar@mail.ru